Page 61 - 2OKUMA
P. 61
KÜÇÜK KIRMIZI ARABA
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar küçük kırmızı bir araba var-
mış. Kırmızı araba on yaşındaymış ve kendini çok yaşlı, çok yorgun
hissediyormuş. Büyük şehirde yaşadığı için, ikide bir durup kalkmak
zorunda kalıyormuş. Bu nedenle motoru çok eskimiş.
İş günlerinde, günde birkaç defa büroya gidip gelirmiş. Hafta
sonlarında ise alışverişe çıkar, dükkânlara ve süpermarketlere uğrar-
mış.
En sonunda bir zaman gelmiş, küçük kırmızı araba durmadan
bozulmaya başlamış.
Sahibi:
— Bu araba olsa olsa hurdacıya gider, demiş. Arabasını hurda-
cının birine satı vermiş.
Arabayı alan hurdacı, otomobillerle ilgili pek çok şey biliyor-
muş. Küçük kırmızı arabanın görünümünü çok sevmiş. Onu, arabaları
parçalayan makineye atmayıp kendi evine götürmüş. Küçük kırmızı
arabaya yeni lastikler takmış, yeni bir akü bağlamış. Motorunu da
yenilemiş. Arabaya, gereksinimi olan daha birçok şey almış. Sonra
arabayı yazlık evine götürmüş. Küçük kırmızı araba, orada çok mutlu
olmuş.
Arada bir kısa, huzur dolu gezintilere çıkıyormuş. Hiç, ama hiç
bozulmuyormuş.
(Alıntı)
61