Page 57 - OKUYARAK ANLAMA-4 Nahide Aydın 24.10.21
P. 57
SIR TUTMAK
Elif ile Ece dördüncü sınıfa gidiyorlardı. Birbirleriyle çok iyi anlaşıyorlardı.
Tesadüf öğretmenleri de ikisini yan yana oturtmuştu. İkisi de yapışık ikiz gibi
neredeyse her yere beraber gidiyor, pek çok etkinlikte birlikte aynı grupta
yer alıyorlardı. Elif biraz daha sessizdi. Ece ve Elif'in arkadaşlıklarını herkes
hayranlıkla izliyordu. Bu iki arkadaş aynı zamanda sırdaş iki cici kızdı. Elif,
Ece'ye çok önemli bir sırrını anlatmış ve kimseye söylememesi konusunda
iyice tembihlemişti. Ece bu kadar önemli bir sırrı kendisiyle paylaştığı için
Elif'e artık daha fazla saygı duymuştu. Fakat gün geçtikçe Ece bu önemli
sırrı başka arkadaşlarıyla da paylaşma ihtiyacı duyuyordu. Bu sırrı anlatma
konusunda içinde inanılmaz bir istek duyuyordu. Sonra mantığı devreye
giriyor, arkadaşının sırrını kimseye söylememesi gerektiği aklına gelliyor ve
bu işten vazgeçiyordu.
Sonunda dayanamayıp güvendiği bir arkadaşına aşırı derecede tem-
bihleyerek kimseye söylememesi karşılığında Elif'in sırrını anlatmıştı. Sanki
üstünden büyük bir yük kalkmıştı. Fakat öte yandan inanılmaz bir utanç,
vicdan azabı ve pişmanlık hissediyordu.
Ertesi sabah Elif'in ayak parmaklarının altı tane olduğunu herkes öğ-
renmişti. Hatta bazı arkadaşları Elif'in yüzüne karşı gerçekten altı parmağı
olup olmadığını sordular. Elif çok yıkılmıştı. Ece de artık Elif'in yüzüne baka-
mıyordu. Eeee ne demişler?
"Söyleme sırrını dostuna o da söyler dostuna"
57