Page 11 - OKUYARAK ANLAMA-4 Nahide Aydın 24.10.21
P. 11
GÜZEL KIZ
Pınar, ilkokul dördüncü sınıfa
gidiyordu. Çok sessiz, içine kapa-
nık bir kızdı. Kolay kolay arkadaş-
lık kuramazdı. Oldukça duygusal
bir çocuktu. Başka şehirden bura-
ya Ankara'ya taşınmışlardı bu
yüzden okul değiştirmek zorunda
kalmıştı. Bizim sınıfa yeni kaydol-
muştu.
Sınıfa ilk kez öğretmenle girdiğinde hepimiz çok şaşırdık, akranlarına
göre daha iri ve şişmandı. Etrafa ürkek gözlerle bakıyor sanki ona zarar
verecekmişiz gibi davranıyordu. O anda sınıfta bir gülüşme sesleri duyul-
du. Pınar ilk dakikadan itibaren itici bir çocuk gibi görünüyordu. Bazı haylaz
çocuklar teneffüs çalsa da şununla biraz uğraşsak der gibi fısıldıyorlardı.
Pınar'ın çok güzel gözleri vardı, boyu bizlerden daha uzun, gövdesi daha
kalındı.
Yürürken hafif kambur duruyor, sanki bir kusuru varmış gibi davra-
nıyordu. Çok utanıyordu. İnsanların yüzlerine bakarken çok zorlanıyordu.
Öğretmenimiz matematik dersinde ona bazı sorular sordu tahtada. Pınar
hepsini doğru yapmıştı.
Arkadaki boş sırada tek başına oturuyordu. Tenefüste onu hep oturur-
ken görürdüm. Ben de onunla konuşmaya cesaret edemiyordum, çünkü
yüzü hiç gülmüyordu. Bir gün bir okul gezisinde barajda boğulmakta olan
iki tane çocuğu hiç düşünmeden buz gibi sulara atlayarak kurtarmıştı. O
günden sonra Pınar sınıfımızın kahramanıydı. Boğulmaktan kurtardığı ço-
cuklar ağlayarak Pınar'a sarıldılar. Sınıftaki alaycı bakan, onu aşağılayan
kişiler artık yaptıklarından çok utanıyorlardı.
Yıllar sonra Pınar'ın büyüyüp çok güzel zayıf ve uzun boylu bir kız oldu-
ğunu görünce böyle alaycı ve aşağılayıcı tavarların onu ne kadar yaraladı-
ğını sonradan anlamışlardı.
11