Page 40 - ASTTRO
P. 40
Gözlerimizi gökyüzünden ayırmıyorduk. Hava ol-
dukça açıktı. Gök masmaviydi. Aradan birkaç dakika
geçmişti ki etrafı ışıklı misket şeklindeki araç görün-
dü. Hemen koşup aşağı indim.
— Bu Astrocan’ın aracı olmalı...
— Kesinlikle o…
Annemler de koşup geldiler bu sırada misket şek-
lindeki araç sokağımıza evin önüne iniverdi. Çevreden
birkaç arkadaşım da koştular. Hepimiz misket şeklin-
deki aracın önündeydik. İçerisi görünüyordu. Bir anda
kapı açıldı. İçinden astronot giysili bir adam çıkıverdi.
Başındaki büyük başlığı çıkardı.
— Merhaba ben Gök Ülkesinden Astrocan. Bu
aracım Astrobüs. Bana bir sinyal geldi. Onun üzerine
hemen geldim. Benim işim çocukları gezdirmek onlara
bilmediklerini öğretmektir, dedi.
Herkes heyecanlı bir şekilde Astrocan’a kendini
tanıttı. Astrocan da çok eski bir tanıdıkmış gibi içten ve
samimi davranıyordu. Ben de kendimi tanıtıp hemen
elimdeki tavşanlı anahtarı gösterdim:
— Astrocan sana sinyal yollayan bendim. Seninle
görüşebilmek için bu anahtarları arıyordum. Sonun-
da buldum. Ben Sümerlerin devrine gitmek onların
39